Selam, ben alanya escort Duru, 30 yaşındayım. Ailem beni bir prenses gibi yetiştirdi. Hayatıma giren ilk erkek arkadaşımı tanıdığımda lise ikiye gidiyordum. Parıl parıl parlayan açık kahverengi saçlarım vardı, ince belli, büyük kalçalı ve kısa boyluydum.
Dikkat çekici bir kızdım. Sevgilim karşı komşumuzun oğluydu. Odalarımız yan yanaydı. Bir gün ikimiz de hava almaya çıktığımızda camda karşılaştık ve tanıştık. Sonra her gece cama çıkıp konuşmaya başladık. Bir süre sonra çatıya çıktık ve yıldızların altında oturmalarımız başladı. İlerleyen aşamalarda da artık camlardan birbirimizin odalarına girmeye başlamıştık.
Alanya Escort Bayan
Heyecanlı ve eğlenceli bir ilişkiydi. Ailelerimiz de tanıştı ve ciddi bir ilişkiye doğru adım atmış olduk. İsmi Orçun’du. 1.70 boylarında kumral bir çocuktu. İlk gördüğümde ondan çok hoşlanmamıştım ama ilişkinin gidişatı çok ilginçti ve bir şekilde beni içine aldı. Orçun benden 7 yaş büyüktü ve hayatı benden daha iyi tanıyordu. Ben daha çok küçüktüm ve hayalperesttim.
Pembe dizilerdeki gibi büyük bir aşk yaşamayı hayal ediyordum. Bu yüzden hep gözüm dışardaydı. Orçun benden başka hiçbir şey düşünemezken ben başkalarına aşık oluyor veya olduğumu zannediyor, ufak flörtleşmeler bile yaşıyordum. Bu böyle dört yıl boyunca devam etti. Bir gün Orçun askere gitti. O dönem ben de üniversitede ikinci senemdeydim.
Etrafımda kafa yapısı olarak bana yakın insanlar vardı. Değişik ortamların içine giriyor, çok eğleniyordum. Bir gün bir çocukla tanıştım. Başımı döndürdü. Büyük bir aşk yaşamaya başladık. Sabah okula geldiğimize birbirimize koşup sarılıyor, uzun uzun öpüşüyorduk. Bir an bile ayrılamıyor tutku ve şefkat fırtınası yaşıyorduk. Bu muhteşem sürecin ortasında bir gün Orçun beni askerden aradı. Sesimdeki uzaklığı farketmiş, sorgulamaya başlamıştı.
Antalya Escort
Ona itiraf etmek zorunda kaldım. Çok büyük bir hayal kırıklığı ve üzüntü yaşadı. Bunu takip eden günlerde hep onun orada geçirdiği travmayla ilgili haberler aldım. Psikolojik destek alıyordu. Annem bile onunla konuşup iyi hissetmesini sağlamaya çalışıyordu. Ben de ihanetimin acısını kalbimde şiddetli bir biçimde hissetmeye başlamıştım. Vicdan azabıyla ilk tanışmam bu şekilde oldu. Ben bir insana bu büyüklükteki bir acıyı nasıl yaşatırdım?
Tabi ki o muhteşem aşk da benim bu acı dolu sürecimden yara almaya başlamıştı. Yeni sevgilim benim içinde bulunduğum vaziyeti anlayamadı. Benim hala Orçun’u sevdiğimi zannedip benden ayrıldı. Ben tamamen bir boşluğa düştüm. Sevgilimi geri istiyor, bir yandan da Orçun’a verdiğim zararı onarmak istiyordum. İkisini de yapamayacağımı farketmem uzun sürmedi.
Bu hayatımın en ağır dersini aldığım dönemi oldu. Yazımı okuyanlara vereceğim en büyük tavsiye, hayatta kararlı olmalarıdır. Eğer bir mutluluk yaşamak istiyorlarsa, bunu arkada bir mutsuz insan bırakmadan yapmalılar. Çünkü er ya da geç hayat size sebep olduğunuz o mutsuzluğu ödetecektir.
